Fenerbahçe karşılaşmasındaki son dakika golünün ardından başlayan ve neredeyse dünden bugüne kadar süren “açıklama fırtınasının” Galatasaray’ı nasıl etkileyip etkilemediği merak konusuydu. Maç, bu sorunun da yanıtını verdi aslında. Sarı-kırmızılılar bazı anlarda beklenen seviyenin altına inse de, ligin dişli ekiplerinden Samsunspor karşısında oyun düzenlerinden çok da uzaklaşmadılar.

Galatasaray ilk darbeyi, Lucas Torreira’nın akılcı organizasyonuyla başlayan ve beceri, tempo ile doğru koşular gerektiren bir hücumda vurdu. Leroy Sané, hem süreci doğru yönetti hem de bitirişteki ustalığıyla estetik bir gol çıkardı. Ardından yine Sané’nin fizik gücünü ve hızını harmanladığı bir başka atakta Victor Osimhen sahneye çıktı. İlk yarıda senaryonun merkezinde Sané vardı ve işler Galatasaray lehine akıyordu.

İkinci yarı tablo tamamen değişti. Samsunspor’un ilk organize atağı, statta gerilimi bir anda artırdı. Kaleci Okan Kocuk’un başlattığı pozisyonda Emre Kılınç’ın asisti, Musaba’nın ise boş kaleye bıraktığı kafa golü maçın havasını tersine çevirdi. İlk devrenin içine kapanık Samsun’u gitmiş, yerine özgüveni yükselen, rakibini zorlayan bir takım gelmişti. Öyle ki “Gol Beklentisi” istatistiği bile hızla misafir takım lehine dönmeye başladı. 72. dakikada Carlo Holse’nin taşıdığı topta Davinson Sanchez araya girmese, oyunun gidişatının nerelere evrileceğini kestirmek bile güç olurdu.

Bu baskı, futbolun yazılı olmayan ama sık sık karşımıza çıkan bir kuralını hatırlattı: “Eski oyuncu eski takımına mutlaka gol atar.” Emre Kılınç da bu geleneği bozmadı. Üstelik golde topun son olarak Osimhen’e çarpması da kaderin ince bir dokunuşu gibiydi. Ancak Nijeryalı yıldız kısa süre sonra telafisini yaptı; gelen fırsatı geri çevirmeyip Galatasaray’a derin bir nefes aldırdı. Pozisyonu hazırlayan isim ise bir dönem taraftarın sabrını taşıran Barış Alper Yılmaz’dı. Osimhen’in rövaşatasına topu indiren oyuncu ise Yunus Akgün oldu. Sarı-kırmızılılar ikinci yarıda oyundan düşer gibi görünse de, “tanıdık çocuklarının” ekstra gayretiyle yeniden doğrulmayı bildi.

Peki ortalık sakinleşti mi? Elbette hayır. Hafta boyunca açıklamalar peşi sıra gelecek, o son pozisyon da ülke gündemini daha uzunca bir süre meşgul edecek gibi duruyor.

• Tweet
• Pin it
• Paylaş